Sosyal medyanın iletişim hususunda ne kadar önem taşıdığını hepimiz çok iyi biliyoruz. Sonuçta; yeni arkadaşlar edinmek, iş ağları kurmak, eğlenmek, bilgi edinmek ve daha pek çok farklı şey için kullandığımız sosyal medya mecraları, hepimizin hayatında çok büyük bir yer kaplıyor. Aynı zamanda, yaşamlarımızı bir sürü değişik açıdan olumlu yönde etkileyebiliyor. Peki, hemen hepimizin vakit harcadığı sosyal medya mecralarının bizden alıp götürdüklerini de biliyor muyuz? Daha doğrusu, şöyle söyleyeyim. Aşırı sosyal medya kullanımının hayatımıza verdiği zararın da farkında mısınız?
Küçükten büyüğe herkesin bağımlısı olduğu sosyal medya ağları hiç şüphesiz hayatımızın birer parçası haline gelmiş durumda. Ve bu parçanın iyi mi yoksa kötü mü olduğu konusu tamamen bize bağlı! Kısacası diyorum ki; çalışanlardan tutun da öğrencilere emeklilerden küçücük çocuklara varana kadar sayısız insanın bağımlısı haline geldiği sosyal medyayı akıllıca kullanmak bizim ellerimizde. Yani çoğumuz bu gerçeği göremesek de, sosyal medyanın hayatımızı kötü yönde etkilemesinin nedeni sadece ama sadece kendimizi. Bu iletişim ağlarının yaşamımızı sahteleştirip yüzeyselleştirdiğini söylesek de durumun böyle bir hal almasına biz izin veriyoruz. Günümüzün büyük bölümünü sosyal medya hesaplarımızı kontrol etmekle geçirerek, kendimize hiç vakit ayırmıyoruz.
İş hayatında da kişisel yaşamımızda tam olarak bunu yapıyoruz. Gözümüze telefonla başlıyor, kimden mesaj geldiğine, kimden beğeni aldığımıza, kaç yeni takip isteği geldiğine bakarak güne başlıyor, aynı şekilde de yatağa giriyoruz. Zamanımızı iyi değerlendirmek için bir yerlere seyahat ediyor ancak sosyal medya hesaplarımızda paylaşım yapmak adına fotoğraf çekerek bütün vaktimizi buna sarf ediyoruz. Diğer bir deyişle, bu sanal dünyayı yaşamımızın odak noktası haline getirerek, kendimize bile bile kötülük ediyoruz. Evet, ne yazık ki pek çoğumuz bu hatayı yapıyoruz. Oysaki akıllı telefonlarımızı elimizden azıcık düşürsek, gözümüzü ekranlardan hayata doğru azıcık çevirsek ne kadar çok şey kaçırdığımız gerçeğini çok açık bir şekilde görebiliriz. Uzun lafın kısası, sosyal medya kullanımınızı biraz olsun azaltmanızı şiddetle öneriyorum. Çünkü bunu yaptığınızda ne kadar çok şey kazanacağınızı siz de anlayacaksınız.
1- EKSİKLİĞİNİ HİSSEDECEKSİNİZ
Evet, sosyal medya hesaplarınızda saatlerce gezinmek yerine daha az vakit harcamaya başladığınızda ilk olarak yaşayacağınız deneyim tam da bu! Yani tam olarak diyebilirim ki; onu özleyeceksiniz. Gün içinde sık sık telefona bakmayı, her sıkıldığınızda insanların paylaşımlarını takip etmeyi, takipçilerinizle paylaşmak adına can alıcı fotoğraflar çekmeyi ve benzer şeyleri yeniden yapmak mutlaka isteyeceksiniz. Sonuçta; benimsediğiniz her alışkanlık gibi bu alışkanlığınızdan kurtulmak da sizi emin olun zorlayacaktır. Büyük ihtimalle sık sık can sıkıntısı yaşayacak, o sanal dünyada olup biteni öğrenmek için güçlü bir istek duyacaksınız. Ancak ilk günler zor olsa da zamanla sosyal medya bağımlılığından kurtulmaya başlayacak ve bu adımınızın hayatınıza kattığı yeni değerleri görmeye başlayacaksınız.
2-VAKTİNİZİN ÇOK FAZLA OLDUĞUNU FARK EDECEKSİNİZ!
Belki siz de sık sık meşguliyetlerinizden dert yanıyorsunuz biliyorum. İşten arta kalan zamanınızda hiçbir şey yapamadığınızdan şikayet ediyor ya da gün içinde hiçbir işinizi yetiştiremediğinizi söylüyorsunuz. İşte ben de diyorum ki, bu gibi sorunlarınız da sosyal medya kullanımınızı azalttığınızda doğru orantılı olarak da boş zamanınız artacak. Tabii siz vaktinizi akıllıca kullanmayı biliyorsanız! Mesela; her gün en az bir saatinizi sosyal medya hesaplarınızda dolaşarak geçirdiğinizi farz edelim. Kendinize vakit ayırmak için elinizde kocaman bir 60 dakika olacaktır. Nitekim ikide bir telefonunuza bakmak ya da paylaşım yapmak adına fotoğraf çekmek için bir saatten çok daha fazla vakit harcadığınızı rahatlıkla tahmin edebiliriz. İşte bu nedenle; sosyal medya kullanımınızı azalttığınızda elinizde aslında ne kadar çok vakit olduğunu anlayacağınızı söylüyorum.
3-YAPACAĞINIZ İŞLERDEN ZEVK ALACAKSINIZ!
Yaptığınız Şeylerden Gerçekten Keyif Almaya Başlayacaksınız! Diyelim ki tatile gittiniz! Günlerinizi nasıl fotoğraf çekerim diye düşünerek değil de etrafınızdaki güzelliklerin farkına vararak geçireceksiniz. Ya da güzel yağmurlu bir günde, sıcacık kahvenizi yudumlarken huzurla dışarıyı seyredecek, o anın resmini çekeceğim diye güzelim kahvenizi soğutmamış olacaksınız. Arkadaşlarınızla yemeğe çıktığınızda kendinizi sık sık telefona bakmak zorunda hissetmeyecek, anın keyfini çıkarmayı öğrenmeye başlayacaksınız. “Of sıkıldım” diye düşünerek telefonunuza sarılmanın size hiçbir şekilde başarı getirmeyeceğini anlayacaksınız ve başınızı ekrandan yukarıya kaldırdığınızda etrafınızda akıp giden hayatın gerçekliğini göreceksiniz. Uzun lafın kısası, sosyal medya kullanımınızı azalttığınızda yaptığınız şeylerden gerçekten keyif almaya başlayacaksınız.
4-YANINIZDA OLMAK İSTEYEN KİŞİLERİ GÖRECEKSİNİZ !
Gerçek arkadaşlarınızı, yani sadece fotoğraf ya da diğer paylaşımlarınızı değil, sizi gerçekten beğenenleri arkadaşlarınızı göreceksiniz. Sanal dünyadan birazcık uzaklaştığınızda sizinle gerçekten görüşmek isteyenleri anlayacak, yorumlara öpücükler, kalpler koyanların aslında sizi ne kadar düşündükleri gerçeğiyle karşılaşmış olacaksınız bu da sizi bir hayli mutlu edecek. Aldığınız beğenilerin, yorumların ya da takip isteklerinin ne kadar yüzeysel veya ne kadar sahici olduğunu görecek, gerçekten yanınızda durmak isteyenlerle vakit geçirmiş olacaksınız. Hayatın beğeni sayılarından, kodlardan ibaret olan sevgi gösterilerinden ibaret olmadığını anlayacak, bunlar için değerli zamanınızı harcamanın saçmalıktan başka bir şey olmadığı gerçeğini göreceksiniz.